TAŞ DEYİP GEÇMEYİN :)

Manisa da hediyelik eşya,süs eşyaları,takı ve benzeri şeyler satan şirin bir dükkanın önünden geçerken dışarıdaki taşlar dikkatimi çekti...

taşların cazibesine kapılıp hemencik içeri daldım :)

Şu görüntüye bakar mısınız ne kadar da şirin :))

Rengarenk taşlar...

Bu arada taşların içerisini koyulduğu kutu da çok güzel antika bir görüntüsü var...

Takılar,yüzükler,kolyeler...Birbirinden şirin tespih boncukları...

Kehribar, aventurin, malahit, akik, oniks,yakut taşı,akik taşı..Bu taşların her birinin farklı isimleri var...

Bu arada duymuşsunuzdur mutlaka ;bu taşların bazı hastalıklara iyi geldiği ve kötü enerjiyi aldığı söyleniyor...

Oltu taşı ağrıya iyi geliyormuş..

Turkuaz taşı;ülkemizde takılar da en çok kullanılan taş sanırım :)

Nazar boncuğu dediğimiz bu taşı bir çok insan ev aksesuarlarında  ve takılar da kullanıyor..

Nazara karşı etkili olduğu görüşü insanlarda çok yaygın bir görüş..Bu yüzden yüzüklerde özellikle çok fazla kullanılıyor...

Oniks taşı ise ;insanda mutluluk ,enerji ve güve hissini etkiliyormuş :)

Bu taşlar minarellerden oluştuğu için   insan üzerinde etkileri varmış..Bu kadar değerli olmalarının bir diğer sebebi de doğa da milyonlarca yıl da anca oluşabiliyormuş bu taşlar...

Ben en çok akik taşını severek kullanıyorum..

Özellikle yüzüklerde  farklı renklerde akik taşları çok hoşuma gidiyor.

Ben taşların insan üzerinde ki etkisine inanıyorum efendim :)

benim taşım da ''Akik Taşı ''...

Akik taşından olan yüzüklerimi taktığım da dünyalar benim olmuşçasına mutlu oluyorum.İçim içime sığmıyor o an..sebepsiz dağlara bayırlara koşasım geliyor :)

3 demlik çay içmişcesine mutlu oluyor,benden istenilen hiç bir şeye ''hayır'' diyemiyorumm :)

Belki de annemin temizlik zamanların da ısrarla ''yüzüğümü takmamı istemesi'' bundandır  :))

Haliyle değerli taşlardan oluştuğu için fiyatı da yüksek oluyor bu tesbihlerin...Fiyatları değişiyor taşın değerine göre 500,300,200  TL gibi...

Bu taşlar sevginin de ifadesi bu arada :)

Bayanların en hoşuna giden,onları en mutlu eden,pozitif enerji veren taş ise '' tek taş pırlanta'' :)

O kadar taşın arasından tek bir taşa minnet eden, mütevazi bayanları neden anlamak istemezler bilmem ki :))

BURÇ CLUP OTEL(SELÇUK-İZMİR)

Havaların güzel olmasını da  fırsat bilip, güzel bir hafta  geçirmek  için kendimizi İzmir Selçuk da bulunan Burç Clup Otele attık :)

İzmir'de muhafazakar  oteller kısıtlı..

Otel beş yıldızlı bir otel standartlarının biraz aşağısındaydı diyebilirim..

Otel çalışanları güler yüzlü ve naziklerdi fakat,hizmet anlamında yemek ve servis de eksiklikler vardı.

Özellikle yemek saatlerin de oluşan kalabalık ve gürültü hoş bir hava oluşturmuyordu :)

Görsel olarak  otel harika bir görüntüye sahip..

Fotoğraf karelerinden de bunu görebilirsiniz..

Buyrun fotoğraflara :)

Otelin bahçesi ve bahçenin biraz ötesinde bulunan beyaz asil bir at :)

Atlara bayılırımmm...

Gördüğüm gibi gittim yanına sevmeye :)

Ben ata ,at bana alıştı tabi :)
Fırsatını bulduğumda yanına uğradım.. içli dışlı olduk kendisiyle..
Çok şirin bir hayvan :)

Otelin hemen ön tarafında bulunan sahili görüyorsunuz...Burada en hoşuma giden görüntü bu oldu diyebilirim..

 Deniz dalgalarını dinlemenin huzuru..

Plajda derinlere dalmış, ''öğlen menü de  ne var acaba'' ? diye düşünüyorum :))
şaka tabi ki :)
yemekle pek aram yok.Her şeyi yiyemiyorum.Bu konu da biraz seçiciyiz :)
Herhalde ''öğlen çay varmıdır''? diye düşünüyorum burada ..evet evet karar verdim onu düşünüyordum :)

Hava kararmaya başladığında, kendimizi otelin bahçesinde bulunan  çardakların altında buluyorduk :)
Bahçesi çok güzeldi gerçekten..
Hem temiz hemde görsellik anlamda bakımlıydı..
Vaktimizin büyük bir kısmını buralarda dolaşarak geçirdik diyebilirm :)

Çocuklar içinde  geniş oyun alanları vardı . animasyon showlar ve havuz oyunları da mevcut..

Çocuklar ve çiçekler..En masum varlıklar :)

Ben  ve günün nerdeyse ''12 saati'' elimden düşürmediğim  çay :))

Çay konusunda biraz takıntılıyım ...Küçük bardak da çay içemiyorumm...

Günün her vakti çay içme kapasitesine sahibim..Çayı çok sıcak  ve şekersiz içerim...

Kahvaltıyı asla çaysız yapamıyorum...öğle çayım mutlaka olmalı..Ardından akşam yemeği ve çay..En son  yatmadan önce çay içip kapanışı yapıyorum :)

Erzurumlu olmanın kaçınılmaz sonu :)

Erzurum'lu olmanın kaçınılmaz sonu diyorum ama;bazen çevrem de çayı sevmeyen Erzurum'lularla da karşılaşıyorum ...

Hem ''Erzurumluyum''deyip ,hem''çay sevmiyorum'' diyenlere şaşırıyorum tabi...

Benim beyinde Erzurum eşittir Çay :))

Bizimkiler dalga geçiyor artık; bu kadar içme çayın rengine döndün diye:)

Çaykolik Erzuurmlu :))

Bulduk  yah doğayı,yeşili,denizi,toprağı...Bol bol fotoğraf çektik tabi...

Arkamda sıra sıra dağlar :)

Bu yol nereye gidiyorrrr acaba :)

Kapanışı da bu fotoraf karesiyle   yapalım :)

sevgiyle kalın şekerlerr :)

güzel bir hafta geçirmeniz dileğiyle...